27 Şubat 2013 Çarşamba

warm

Eski yazılarımı okuyup okuyup aşık oluyorum, yine öyle yazmak istiyorum falan. Bir yandan da içerden sesler geldikçe babam gelecek diye tırsıyorum, hayır bilgisayardayım diye kızacağından değil ama beni bilgisayarda değil de ders çalışırken gördüğündeki o yüz ifadesinin tam tersini görmek istemiyorum sadece, hayal kırıklığının yüz hatlarındaki yansımasını sevmiyorum sadece. Aslında biraz matematik çözdüm ama bir insan bu kadar çabuk sıkılamaz, o ney lan 20 soruyu geçemeden sıkıntı bastı.
Bugünlerde eve geliyorum, duş alıp yemek yiyorum ve sonra yatağa kıvrılıp kendimi uyuyakalmanın kollarına bırakıyorum. Çok zevkli oluyor, siz de deneyin! Yatağım o kadar güzel ve sıcak ki. Ama bunu zaten biliyorsunuz, size bilmediğiniz bir şey söyleyemem.
Sadece bazı şarkıların kalbime dokunduğunu söyleyebilirim. Sözlerin kalbimi acıttığından bahsedebilirim. Bazı bakışlarla kendimden geçtiğim ve kafamı betonlara vurup ölmek istediğimden bahsedebilirim. Size de oluyor mu ? Siz hiç, bir şeyin güzelliğinden ölmek istediniz mi ? Bir şey var. Ona dahil olamıyorsunuz, kendinizi yerlerine koyamıyorsunuz. Sadece izliyorsunuz ve çok güzel. İzliyorsunuz ve o kadar güzel ki bir şeyler yapmak istiyorsunuz. Çünkü bu güzellik için bir şeyler yapılmalı! İzleyip bırakmak için o kadar güzel ve bu o kadar acı verici ki. O kadar acı verici ve içinizi titretiyor ki. Şuan kimseye aşık değilim, kimseden hoşlanmıyorum, hayattan büyük beklentilerim ve hayallerim vardı, sıfırladım. Şuan sadece anın ve bazı güzelliklerin acı vericiliğinin keyfini çıkarıyorum. Yapmam gerekenleri yerine getiriyorum ve sonra yatağıma uzanıp ölümün beni gelip almasını bekliyorum. Alsın çünkü ben bu güzelliğe bakıpta hiç birşey yapamamaya, elimden hiç birşey gelmesine dayanıyorum evet ama çok fazla, çok fazla. Kafa derime kadar titriyorum, ürperiyorum. Gözlerimi sımsıkı kapatıp kendime sakin ol diyorum, geçicek diyorum. Geçmiyor, her zaman aynı tepkiler doğuveriyor.

Bir de bugün kuafördeyken bir şey keşfettim. Burası kızları ilgilendiriyor baylar, atlayın bakalım bu paragrafın devamını. Heh kızlar işte acı çekiyordum sizin anlayacağınız kuaförde, sonra acıyı hafifletecek bir yöntem buldum! Şimdi diceksiniz ki ne acısı, onda ne var ama yok işte ben dayanamıyorum canım çok tatlı :( Bulduğun yöntem, çok çok sevdiğim gay çiftini, okuyan 2 kişinin bildiği griyi düşünerek acıyı yok ettim! Onların sarılmalarını düşünmek o kadar sevgi dolu ki, acıyı yok etti!
Tabi kii okudunuz paragrafı beyler, biliyorum. Napalım, ben dedim..
Unfold me, I am small. Sanırım kendime hikaye yazmalık, ilham getiren şarkı buldum. O kadar huzurlu ki.
Şu son 2 aydır, bu dünya da en sevdiğim ve etkilendiğim şey bu.
Unutamıyorum, atlatamıyorum,geçmiyor işte geçmiyor!


2 yorum:

Sam Scarlet dedi ki...

ikinci paragrafla ilgili çok iyi anladığım bir şeyler var. hatta sana 3 sene önce yazdığım, bana seninkilere benzer duygular yaşatmış bir şeyleri anlattığım bir yazı gönderecektim ama olayın baş aktörünün tarafımdan geride bırakılması gerektiği için onunla ilgili yazdığım her şeyi silmiştim. sonradan hatırladım. güzelliklerin pek de güzel olmadığı anlaşılabiliyor bazen. sonradan iyi ki'ler geliyor hatta. yaşamana bak, müzik dinle, hikayeler yaz, hayat akıyor zaten öyle ya da böyle.

in flames dedi ki...

Ah, Sam. Beni şuan anlıyorsundur o zaman. Silmeseydin okumak isterdim hislerimin aynısını anlatan yazıyı.. Umarım o kötü son, iyi ki'ler gelmez ardından. Yapıyorum, yapıyorum ve hayat akıyor dediğin gibi. Sende yap! Anı yaşayıp tatsız şeyleri geride bırakalım artık :)