25 Haziran 2019 Salı

blood money

Bleeding Mental Health GIF by Rebecca Hendin

Havaalanında çıktı ve yüzünü göğe kaldırdı. Her şey tamamdı artık, şimdi mutlu olabilir miydi? Huzurlu olabilir miydi kalan ömründe? Sırtında taşıdığı kanlar akan çantasıyla huzurunu satın almıştı.   "Kan parası bu, istiyor musun?" diye haykırmıştı ortağı yüzüne. Özgürlük ve kan parası. İstiyordu evet, aldığı canlar pahasına istemişti onu.
Şaşırmasına şaşıracaktı ama,  ne yaparsa yapsın artık geri dönmeyecekti. İşin başından beri kendi kendine söylediği şey buydu, geri dönmek yok. Geri dönmek istese de olmayacaktı zaten, bunu göze alarak girmişti bu işe.
Onu uzaktan izleyen 5 arabanın farkında değildi. En arkadaki arabada olan dostundansa hiç haberi yoktu. Onun bu operasyonda önde olacak ne tecrübesi ne de gücü vardı. O vazgeçmiş biriydi. Yarı yolda kalmış ve bırakmış. Kendisi de zaman zaman böyle hissediyordu. Yıldızlı bir gecede içini açmıştı ona, kimseye açmaya cesaret edemediklerini. Can yoldaşlarını arıyordu bir zamandır, yaratıcı kişi ve kendini umudunun çocuklarını: gel gör ki, onları bulamayacağı ortaya çıktı, onları önce kendi yaratmadığı sürece. Peki ya yaratma gücü nerden gelirdi? Elbette ki yok etme gücüyle var olur demişti ona o gece. Ölmek gerekirdi, her yeni doğuşun başlangıcında.
Düşünceleri içinde kaybolmuş, camdan dışarı görmeyen gözlerle bakarken, olduğu yerde sarsıldı dostu. Önce cama vuran bir el gördü, tık tık, sonra gözlerini temkinle yukarı kaldırdı. İşte burda dedi içinden, her zaman benden bir adım önde. Bu arada, yüzü vazodan koparıp altın, platin, pırlanta müvevherlerle dolu çantaya koyduğu gülün rengini almıştı.
Sessizce camı açtı ve derin bir nefes aldı. Gözlerinin içine baktı dostunun genç adam, sonra tek bir kelime ağzından dökülüverdi: "Gel".
Devamında tekrar sessizliğe gömüldü ve arabaya bindi dostu. Yapamamıştı, gitmesine izin vereceği halde gelip teslim olmuştu. Bütün arabalar harekete geçti ve emniyete doğru yol aldılar. Hareket edişleri ve varış arasından geçen zaman anıları arasında yoktu. Komiser dostu öylesine rahatlamıştı ki olan biteni takip etmeye tenezzül bile etmemişti. Ancak onun görevlilere dönüp sarf ettiği cümlelerden bir tanesini duyduğunu hatırlıyordu. Şöyle diyordu: "Anlaşılmak, çalıştığım basit, çok basit sistemi size gösterebilmek için Bay Komiser; önce benzinci sahnesini anlatmak istiyorum."

*Koyu renkli cümleler alıntıdır.




Hiç yorum yok: